Kariyer seçimimi müzikten yana yapsaydım hayatımın her alanında olacakken niçin yapmadım? O zamanlar tek düşüncem beni gidebileceğim en iyi yere götürecek bir yolu seçmekti. Sadece gitar çalabilmek ve şarkı söyleyebilmek beni gerçekten yetenekli yapmıyordu. Çok istemekle 4 yaşından beri müzik öğrenmeye başlayanların önüne de geçemeyecektim. Evet sadece sahneye çıkabilmek yetmeyecekti bana şu anda da bir şirkette yönetici olmanın yetmeyeceği gibi.
Şimdi bana müziğin hayatımdaki yerini anlatmak için bir tanım lazım öyleyse. Komik gelir belki ama cebimde duran sihirli değneğim müzikmiş meğesem diyeceğim. Mesala hareket edemeyecek kadar yorgunken hareketli bi şarkı duyun hop vücut oynamaya başlar, yada uzun mesafeler çok kısaymış gibi gelir kulaklığı taktığınızda. Bebeklerin ninniyle uyuması gibi hafif müzikle uykuya dalmak, duygularını dillendiremediğin zamanlarda müzik yaparak insanlara ulaşmak, bilmediğin bir dilde söylenen şarkıdaki duyguyu anlamak bu böyle sürer gider. Demek ki neymiş hayatımızı kolaylaştıran bazen mucizelere neden olan birşeymiş müzik. Şimdi sihir değneği dediğim zaman güldüğünüz için özür dileyebilirsiniz :D
Birçok şeyi gerçekleştirmek için bel bağladığınız sihir değneğinin elinizden bir anda alındığını düşünün ? İşte tamda bu korkudur ilk aklıma gelen şey olmasının sebebi. Gelgelelim mümkün müdür bir insandan müziği almak. Kulaklarını sağır etseniz de olmaz çünkü bunu çürüten Beethoven'in 16 yıllık sağır geçen müzik hayatı var. Sonuç olarak gayet sağlam birşeye bel bağlamışım ben değil mi ? Şimdi siz düşünün...